Research shows changes in important areas of the brain, such as the hippocampus and amygdala, can be affected by social anxiety.
Günümüzde birçok insan benzer zorluklardan geçmektedir. Zihinsel ve duygusal olarak kendinizi yalnız hissetmeniz, başa çıkmakta zorlanmanız normaldir. Unutmayın ki destek almak güçlü olmanın bir parçasıdır. Duygularınızı anlamak, nefes almak ve kendinize alan tanımak iyileşme sürecinizde önemlidir. Daha sade ve sağlıklı bir yaşam için kendinizi tanımanıza ve bu süreci destekleyecek adımlar atmanıza yardımcı olabiliriz.
“Sosyal anksiyete bozukluğu yaşayan kişiler, günlük yaşamlarını sürdürmelerini zorlaştıran felç edici bir korku ile mücadele edebilir.”
Sosyal Anksiyetenin Etkilediği Beyin Alanları
Sosyal anksiyete bozukluğu, beynin belirli bölgelerinde aşırı uyarılma ve stres tepkisini artırabilir. Özellikle amigdala, tehdit algısını yöneten ve korku tepkisini kontrol eden bir merkez olarak sosyal kaygıda önemli rol oynar. Bu bölge aşırı aktif hale geldiğinde, sosyal ortamlarda kalp çarpıntısı, terleme ve yoğun kaygı gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Beyindeki prefrontal korteks ise mantıklı düşünme, dikkat kontrolü ve duyguları düzenlemede görev alır. Sosyal anksiyetesi olan kişilerde, bu bölge ile amigdala arasındaki iletişimde dengesizlik yaşanabilir ve bu durum kişinin sosyal ortamlarda kendini sürekli tehdit altında hissetmesine sebep olabilir.
Amigdala
genellikle aşırı aktif çalışır ve sosyal durumların tehdit olarak algılanmasına neden olur. Bu, kişinin sosyal ortamlarda rahat davranmasını engeller ve sürekli olarak olumsuz senaryolar düşünmesine yol açabilir.
Amigdalanın aşırı aktif olması, kalp atışlarının hızlanmasına, nefes alıp vermede zorluğa ve kas gerilmesine sebep olabilir. Bu belirtiler, sosyal ortamlardan kaçınma davranışlarını pekiştirerek sosyal anksiyetenin devam etmesine yol açabilir.
Bilişsel davranışçı terapi (CBT) ve mindfulness temelli yaklaşımlar, amigdala aktivitesini düzenlemeye yardımcı olarak sosyal anksiyete belirtilerini hafifletmekte etkili olabilir.
Prefrontal Korteks
Prefrontal korteks, düşünme, planlama, problem çözme ve duyguları düzenlemeden sorumlu beyin bölgesidir. Sosyal anksiyete bozukluğu yaşayan bireylerde bu bölge, sosyal durumlarda olumsuz düşünceleri durdurmakta zorlanabilir ve kaygı düzeyinin artmasına sebep olabilir. Prefrontal korteksin sağlıklı çalışması, kaygı yaratan durumlarla başa çıkmada önemli rol oynar ve terapi süreçlerinde bu bölgenin işlevlerini güçlendirmek, kişinin kaygıyı daha iyi yönetmesine katkı sağlar.
Anterior Singulat Korteks
Anterior singulat korteks, duygu düzenleme ve sosyal etkileşimlerde uyum sağlamada etkilidir. Sosyal anksiyetesi olan bireylerde bu bölgede aşırı uyarılma veya yetersiz aktivasyon, kişinin kendisini sosyal ortamlarda sürekli yargılanıyor gibi hissetmesine neden olabilir. Bu durum, utanç, endişe ve çekinme gibi duyguların artmasına yol açabilir. Düzenli terapi ve mindfulness temelli çalışmalar, anterior singulat korteksin dengeli çalışmasına destek olarak sosyal kaygı belirtilerini azaltabilir.
Fusiform Girus
Fusiform girus, yüz tanıma ve sosyal ipuçlarını değerlendirme işlevi görür. Sosyal anksiyete bozukluğu olan bireyler, başkalarının yüz ifadelerini yanlış yorumlayabilir veya tehdit olarak algılayabilir. Bu durum, sosyal etkileşimlerde yanlış anlamalara ve kaygının artmasına sebep olabilir. Fusiform girusun işlevlerini düzenlemek, kişinin sosyal ortamlarda başkalarının ifadelerini daha doğru yorumlamasını ve kaygı düzeyini azaltmasını sağlayabilir. Terapi sürecinde bu bölgeye yönelik çalışmalar, sosyal kaygı ile başa çıkma becerilerini geliştirmeye yardımcı olur.
Book a Consultation
It’s easy and free!
Comments
annabrown
Good Blog!
cmsmasters
Thanks.